Hırvatistan da zeytini genç bir Tarım Bakanı fark etti..

Her şey Marija Vuckovic’in  Tarım Bakanı olması ile başlar. Bakan olduğunda 42 yaşında ve üç çocuk annesidir.  Çalışkanlığı, vizyonu ve girişimci ruhu görev aldığı her devlet kademesinde hızla yükselmesini sağlar. Bu yükseliş Tarım Bakanı olmasına kadar sürer.  Aslında finans ve muhasebe uzmanıdır ama AB fonları, uluslararası ticaret ve pazarlama konusundaki uzmanlıkları nedeniyle Tarım Bakanlığında da başarılı olacağı konusunda kimsenin kuşkusu olmaz.

Aslında Hırvatistan bir Akdeniz ülkesidir. Hemen yanı başında dünyanın en önemli zeytin ve zeytinyağı üreticisi İtalya ve Yunanistan vardır. Akdeniz yemek kültürünün esası zeytinyağına dayanır. Fakat anlaşılmaz bir şekilde üretici ve tüketici olarak zeytin ve zeytinyağı kültürü  Hırvatistan’da hiç varlık gösteremez.

Bakanlık görevlileri tarafından yapılan kısa bir araştırmadan sonra Istria, Kaprisli, Dalmaçya, Sibenik ve Zadar bölgelerinde zeytinliklerin bulunduğu, zeytinyağı üretimi ile uğraşan aile çiftliklerinin olduğu anlaşılır. Ama garip bir şekilde devletin ve tarım bakanlığının bu faaliyetten hiç haberi olmamış, zeytin ağaçlarının sayısına ve zeytinyağı üretimine ilişkin küçük bir bilgi notu dahi bakanlık kayıtlarında yer almamıştır.

Bakan Marija Vuckovic hiç vakit kaybetmez. Bakanlık bünyesinde zeytinciliğin geliştirilmesi için ulusal bir strateji planı hazırlanır. Bu planla ülkedeki zeytin ağacı varlığının sayısı, yaşları ve türlerinin belirlenmesi istenir.  Yine yapılacak sosyolojik bir çalışma ile zeytin üreticilerinin cinsiyetleri, eğitim durumları, sosyal ve kültürel yapıları, zeytinle ilişkileri araştırılacak ve geliştirme programlarına buna göre yön verilecektir.

Bakan Marija Vuckovic’in en önemsediği ise bu sosyolojik çalışmadır. Zeytinciliğin geliştirilmesine ilişkin stratejik planların başarılı olmasının en önemli sonucunun  sosyolojik çalışma ile olacağını bilir. Çalışmaları yakından takip eder. Sosyal çalışmaların sonuçları ise şaşırtıcıdır.

Görülür ki, zeytincilik faaliyeti devlet tarafından ne kadar yok sayılsa da Hırvatistan’da aslında azımsanmayacak, ülkeye özgü ve iyi tür zeytin  varlığı bulunmaktadır. 65.000’den fazla kişi zeytincilik alanında faaliyet göstermektedir. Ama üreticilerin bir kısmı sadece zeytin üreticiliği yaparken, diğer bir kısmı zeytincilikle birlikte diğer zirai faaliyetleri de sürdürmektedirler.

Sosyal incelemenin bir başka sonucu ise vahim bir tablo ortaya koyar. Zeytin üreticisi genç, eğitimli ve bilgiye açık ama öfkeli bir kesimdir. Devletin ilgisizliğini hiç affetmemişlerdir.  Onlara göre devlet kendilerini fark etmemiş, adeta yok saymıştır. Kendilerini koruyacak ve destekleyecek  tedbirler hiçbir zaman alınmamıştır. Arazilerini ellerinden çıkarma ve eğiliminde, başka iş arayışındadırlar. Üretme istekleri kalmamıştır. Geçmişte oluşturdukları üretici birliklerinin elinde adeta oyuncak olmuşlar, onların kirli yönetimleri yüzünden pek çoğu iflas etmek,  arazilerini yok pahasına elden çıkarmak zorunda kalmıştır. Bu nedenle yeni bir işbirliğine, yeni bir kooperatifleşmeye karşıdırlar. Aslında ülkenin zeytinyağı ihtiyacını karşılayabilecek potansiyelleri vardır ama devlet her yıl üretilenin üç-dört kat zeytinyağı ithaline izin verdiği için ürünlerine değer kazandırmaları mümkün olmamaktadır. Üretimleri ne kadar kaliteli olursa olsun, üretimlerini ve seslerini duyurabilecek mekanizmalar oluşturulmamıştır.

Hırvatistan’daki zeytin üretimi ile ilgili araştırmanın sonuçları hemen masaya yatırılır. Tarım Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığında üst üste toplantılar yapılır. Zeytinciliğini geliştirmek için Fransa’nın sürdürdüğü çalışmalar incelenir. Fransa, zeytinciliğini geliştirme stratejisini lonca örgütlerle yada kooperatifler vasıtasıyla sürdürme üzerine bir çalışma yürütmektedir. Fakat Hırvatistan’lı üreticiler, geçmişin kötü deneyimler nedeniyle lonca yada kooperatifleşmeye sıcak bakmazlar. Tarım bakanlığı vazgeçmez ve üretici köylerde aile çiftlik bireylerinin oluşturduğu küçük çaplı biraraya gelmelerden  azami yararlanmanın yolları araştırılır.

Ülkede tespit edilen 7 yerli zeytin türü özenle korunur. Ülkeye uyum sağlayacak ve çevre ülkelerde bulunan verimli ve gelişmiş türlerle yeni bahçe tesisleri yapılır. Yaşlanmış mevcut ağaç varlığı gençleştirilir. Üreticiler destekleme programlarından ve Avrupa Birliğin fonlarından yararlandırılır. Makine ve teknoloji konusundaki eksiklikleri giderilir.  En iyi yetiştiricilik ve en iyi yağ üretimi konusunda dünyanın en önemli uzmanlarından yararlanılır. Üretim bölgelerine modern ve gelişmiş yağ sıkım tesisleri kurulur. Zeytinyağı üzerindeki ağır vergi yükü kaldırılır. Zeytincilik ve yağ üretiminin önünde engel teşkil eden pek çok yasada değişiklik yapılır.

Öyle ki; Hırvatistan’da bulunan petrol üretim tesislerinde,  zeytinyağı sıkımı sonrası ortaya çıkan prina’nın yakılmasını zorunlu hale getiren yasal düzenlemeler bile yapılır. Dünyanın en önemli zeytinyağı tadım fuarlarındaki yarışmalara üreticilerin katılmaları sağlanır.  Sonrasında ödüller arkası arkasına gelir.

Hırvatistan artık zeytinyağı üretiminde sözü edilen ülkeler arasındadır. Çok sayıda ödül almış zeytinyağı üretimi yapılmaktadır. Üretici ise mutludur. Bunu ise genç bir bakan sağlamıştır.

Yorum yapın

− 1 = 5