Mısır Ekiminde Sözleşmeli Tarım ve Maliyetler..

IMG_9200Havalar ısındı. Mısırlar tarlalarda süratle boy veriyor. Çiftçi de tarlaya bir girdi çıkmıyor. Sürekli içerisinde.. Çiftçi Kulüp olarak yanlarına gittik. Bir sorduk, bin ah işittik. Öyle çok dertleri var ki; öyle çok sorunlarla boğuşuyorlar  ki;

 İşte anlattıkları..

Mısır yetiştiricisi çiftçi, bölge de  genellikle sözleşmeli tarım yapıyormuş..Yağlı ürünler ve cips konusunda ticari faaliyetini sürdüren bir kısım firmalardan tohum ve gübre alıyorlar, onların adına üretim yapıyorlar ve  hasat sonunda da o firmaya, o yıl için TMO’si tarafından belirlenen taban fiyat üzerinden ürünlerini teslim ediyorlarmış.. Sadece bölgemizde çok sayıda üretici 10.000 Dekar’a yakın alanda bu tür üretim yapıyormuş. Üretimi yapılan mısırlar çok ve çeşitli olmasına rağmen, genellikle yağlık, cipslik ve Hayvan Yemi(slajlık) olarak kullanılan mısırlar yetiştiriyorlarmış. Ayrıca haşlayarak yenilen, bardakta ve patlamış olarak tüketilen türlerden talebe göre üretiliyormuş..

Bölgemizde dikim, türlere göre, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarında yapılıyor, hasat ise Eylül, Ekim aylarında tamamlanıyormuş..Bu yıl ki aşırı yağışlar nedeniyle tarlalara geç girilmiş, havalarında farklı periyotlarda sıcak soğuk yapması mısır’ın yeterince boylanmasını önlemiş. Bu nedenle, mısır üreticisi dertli..

Gelelim sorunlarına.. Asıl sorunları üretim maliyetleri.. O kadar yüksek ki harcamaları, bu işi nasıl yapıyorlar ve neden yapıyorlar anlayamadık. Biz de  anlaşılsın diye somutlaştırarak anlatalım istedik sorunlarını..

Konuştuğumuz çiftçimiz, 50 dekarlık bir alanda üretim yapıyor, hasat’ın bitmesinden, yeni hasat dönemine kadar geçen süreçte 5-6 kişilik ailesi ile yoğun bir emek ve mesai sonrasında üretimi tamamlıyormuş..

Nasıl yapıyorlar? Anlatalım..IMG_9197

Bir önceki yıl hasat’ı tamamlanıp, biçerdöver makinesini tarladan çıkartınca, traktör arkasına taktığı paçal makinesi ile tarlaya girip, mısır saplarını parçalıyor, hemen arkasından toprakta bulunan kök zararlılarını yok etmek için toprağı ilaçlıyorlarmış.. Önceleri anız yakmak suretiyle bu zararlıları yok ediyorlarmış, ancak anız yakılmasının yasaklanmasından sonra paçal makinesi ile sapları parçalama ve zararlı ilaçlaması yapmaya başlamışlar, bu işlem kendilerine ek bir maliyet oluşturmuş..

Bundan sonraki aşamalar ise toprağın yeni ürüne hazırlanması aşaması.. Tarla önce pullukla sürülüyor, toprak alt-üst ediliyor, bu işlem bittikten sonra da iki kez kobli çekiliyormuş.. Toprak kıvama gelince, Lov çekilip düzeltiliyor ve sırt bıçağı ile tohum için sırtlar hazırlanıyormuş..  Kış soğukları başlayınca bir süre tarla dinlenmeye bırakılıyor ama otlanma başlar yada yağışlardan sırtlar bozulursa, sırtlar yenileniyormuş..

Çiftçi dikime başlayacağı sırada yüzey gübresi atıp, sırtlarını yeniden onarıyor, dönüme 50-60 kg. gelecek şekilde taban gübresi, otlanma varsa, ot ilacı atıyor ve ekim makinesi ile dikimini tamamlıyormuş.

Fidanlar boy göstermeye başlayınca da en az iki kez çapa çekiyor, sulama zamanı ise tarlasına makine ile üre gübrelemesi yapıyor, sonra da hasat’a kadar 12-13 günde bir su veriyormuş..

Çiftçimizin bu işi yapabilmesi için en az 80 BG gücünde bir traktöre, pulluk, sırt bıçağı, kobli, gübre fırfırı, mısır çapa bıçağı, ilaç makinesi, tohum mibzeri, sulama için santrüfij pompa ve taşımak içinde römork’a ihtiyacı varmış.. 4-5 kişilik ailesinin 6 ayı tarlada geçiyormuş..

Traktörünün her  tarlaya girmesinde, her sürümünde dönüme 4 lt. mazot harcıyormuş. Bu şu anlama geliyor. Traktör 50 dönümlük bir tarla için bir sürümde 200 litre mazot harcıyormuş..  Çiftçimizin traktörünün tarlaya defalarca girip çıktığını düşününce pahalı mazot’un onun girdilerinde ne denli etkili olduğunu anlamak mümkün. Ayrıca kapalı devre yada basınçlı sulama sistemi de olmayınca sulamada dizel motorla yada traktörle çalışan santrefij kullanıyorlarmış. Bu durumda çiftçimizin bir petrol istasyonu sahibi ile akraba olması gerekiyormuş.

misirÇiftçimiz tüm bu aşamalardan geçer ve ürününü yetiştirirse, alıcı firmalar tarlalarına kadar geliyor, nem  oranı yüzde 14-15’i buluyorsa, hasat izni veriyorlarmış. Bölgeye Ceyhan, Konya yada Kozan’dan gelen biçerdöverler hasat yapıyor, biçerdöver için dönüm başına 20 TL ödüyorlarmış. Çiftçimiz hasat’ı tamamladıktan sonra, ürünü kendi romörk’ları ile adına üretim yaptıkları firmaların alım istasyonlarına kadar götürüp, ürünleri teslim ediyorlar ve bir süre sonra ürün bedeli banka hesaplarına geçiyormuş..

Çiftçi; “üretim aşamasında tohum ve gübre dışındaki tüm giderler bizler tarafından karşılanıyor. Dönüm başına 1.000 kg. İle 1.300 kg. Arasında ürün alıyoruz. 1.000 kg. ürün almışsak bu sadece bizim maliyetimiz oluyor, emeğimizi bile karşılamıyor. Eğer 1.300 kg. ürün almışsak dekar başına 300 kg. bizim kar’ımız oluyor” diyorlar..

Gelelim fiyat oluşumuna.. Mısır taban fiyatları TMO’nce belirleniyormuş. TMO’si 2014 yılı için mısır taban fiyatlarını 680 TL/ton olarak belirlemiş.. ossk_644_hibrit_misir

Çiftçimiz dekar başına  1000 kg üretim yapmışsa, 50 dönümlük tarlada 50 Ton üretim yapıyor. Bu durumda 50 ton x 680 TL.= 34 bin lira hesabına para geçiyor ki; bu sadece onun yaptığı masraf.. Çiftçimiz dekar başına 1.300 kg. üretim yapmışsa 50 Dekarda 65 Ton ürün alıyor, bu durumda hesabına  44 bin ikiyüz Lira geçiyormuş. Çiftçimiz dekarda 1.300 kg.lık üretim yaptığında, 300 kg.’ı çiftçi kar’ı olduğuna göre, çiftçimiz 5-6 kişilik çalışma sonunda 10 bin ikiyüz lira para kazanıyormuş. Aylığa bölerseniz, 850 lira. 5-6 kişi çalıştıklarına göre, bir işçinin bile gündeliği değil..

Bir de çiftçi diyor ki; kazanamadığımız için tarla ziraatı yapan çiftçi bahçe ziraati’ne dönmeye başladı. Bu çok tehlikeli bir gidiştir. Bir üretim planlaması da olmadığı için tarla ziraat üretimi her geçen gün azalıyor. Üretilen artık ülke ihtiyacını bile karşılamıyor.Türkiye çok geçmeden artık tamamen yağ ve mısır ithal eden bir ülke olacak.  Bu nedenle, DMO’sine 2016 yılına kadar 500 bin ton mısır ithal izni vermiş..O kadar kalitesiz ürün giriyor ki, ülkeye, bizim kaliteli ürünümüz ile kalitesiz ithal ürünü karıştırıp, ithal ürünün kalitesi yükseltiliyor diyorlar.

Bizden aktarması..

“Mısır Ekiminde Sözleşmeli Tarım ve Maliyetler..” üzerine 2 yorum

  1. Arkadaşlar Mısır üretiminde brüt gelirden ne kadarı net kar olarak elinizde kalıyor bunun ortalama olarak bir cevabı yok mu? Siteleri dolan dolan bu kadar basit bir sorunun cevabını bulamıyorum.

    Yanıtla
    • Sorsan kimse kazanmıyor her sene zarar ediyor . 10 yıldır zarar edipte hâlâ nasıl bu işi yapıyorlar anlamış değilim. Bizim burda tarla kirası 800 ile 1000 tl arasında değişiyor zarar ediyorum diyen adam kiraya verse 70 . 80 bin para alır ama ne hikmetse hâlâ “ZARARINA” ekiyor

      Yanıtla

Yorum yapın

61 + = 63