Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından, azalan tarım arazilerine dikkat çekmek için bir kamu spotu hazırlanmış. Bu kamu spotu, her televizyon kanalında günde birkaç kez yayınlanıyor. ”Tarım arazilerine sanayi tesisleri, konut alanları yapmadan önce mutlaka Bakanlık görüşünü alalım. Tarım arazilerini koruyalım,” deniyor burada.
İsteyen istediği yere sanayi tesisi, konut alanı yapabilirmiş gibi kamuoyunun önüne sunulan bu kamu spotu ile; dalga mı geçiyorlar, yoksa şaka mı yapıyorlar anlamak mümkün değil. Yüzbinlik, yirmibeşbinlik planları yapan, tarım arazilerinin yerlerini belirleyen, bu planlarda işaretleyen, tavizsiz uygulayan bir kurum olmadığı ve tarım arazilerine sanayi tesisleri, konutlar yapılmasına izin verilmediği müddetçe bir sorun kalmayacaktır. Haliyle bu spotlara gerek de duyulmayacaktır.
Televizyonlarda yayımlanan onca kamu spotuna rağmen, tarım arazileri yok ediliyor mu? Hem de nasıl… Adeta bir talan var. Bu toprakların milyonlarca yılda oluştuğu, bereket fışkırdığı, milyonlarca insanın geçim kapısı olduğu, insanlığın beslenme sorunu ile yakın ilişkisi olduğu, ne yazık ki kimsenin umurunda değil. Kazanç arzusuyla, tarım toprakları hiç umursanmadan yok ediliyor.
Mersin’in bereketli toprakları da bu durumdan alabildiğine nasibini almış. Aşağıdaki resimlere bir bakarsanız bu toprakların nasıl yok edildiğini anlarsınız. Burası Tarsus Karabucak ormanları yolu üzeri Çukurova’nın gözbebeği tarım toprakları ve buralarda yılda üç-dört kez ürün alınıyor. En bereketli topraklar.
Ana sulama kanalının hemen yanı başında Tarsus Belediyesi almış başını denize doğru gidiyor. Sırası ile Tüp Dolum Tesisi, Hayvan Barınağı, Arıtma Tesisi, Hayvan Kesim Merkezi, Tarsus Çatal Burun Köpekleri Üretim Merkezi kurulmuş.
Peki soruyoruz size ne gereği var bu tesislerin? Su kanalının yanı başında, mümbit tarım topraklarının arasına ne için sokuldu bu tesisler? Suyun yetersiz olduğu, ekime dikime elverişli olmayan kuzey arazilerde yapılması daha uygun olmaz mıydı?
Bu toprakların tam ortasına bir de cezaevi yapılıyor ve binalar hızla yükseliyor. Yapılan tesis tarım topraklarının tam kalbine bıçak gibi saplanmış. Bu konuya ve yaratacağı sorunlara bir başka yazımızda değineceğiz.
Peki çiftçi ne yapıyor? Ne yapıyor, biz size anlatalım.
Erdemli’nin yağız çocukları kepçe operatörü oldu. Kıt imkanlarıyla edindikleri iş makineleri ile hayvan otlamayacak arazilerde kayaları kırıyorlar, arazi düzeltiyorlar, başka yerlerden toprak taşıyorlar, kaya dolgu havuz yapıyorlar, 5-10 km.den getirdikleri sularla bu havuzları dolduruyorlar ve diktikleri fidanları buralarda yetiştiriyorlar. Devletten en küçük bir teşvik almadan, fedakarca binlerce dönüm tarım toprağı oluşturuyorlar. Bıkmadan yorulmadan, usanmadan devam ediyorlar bu işe.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı keşke bu kamu spotları ile konunun arkasından dolanacağına, bu toprakları kimin yok ettiğini açıkça ve hatta lafın kime söylenmesi gerekiyorsa ona söylense.
Bilesiniz ki, çiftçinin bu işte en küçük bir kabahati yoktur.
